Sinema ve Tiyatro Oyunlarında Katma Değer Vergisi
Geçmişten günümüze toplumların gerek kültürel gerekse sosyal açıdan gelişmesinde en etkili sanat dallarından olan tiyatronun önemi her daim sürmektedir. İlk olarak Antik Yunan’da, Atina’da milattan önce 534 yılında sergilenen tiyatronun dini törenlerden esinlenerek yapıldığı bilinmektedir. Tiyatro, Yunanca’da “theatron” yani “seyir yeri” kelimesinden gelmekte olup dilimize, İtalyanca “teatro” veya Fransızca “théatre” yani “sahne gösterisi” kelimesinden evirilerek girmiştir.
COVID-19 pandemisinin başlangıcından itibaren pek çok sektörde olduğu gibi kültür ve sanat etkinliklerini kapsayan alanlarda da çeşitli kapanmalar ve yasaklamalar uygulanmıştır. Bu dönemde özellikle tiyatro, sinema ve konser salonlarında yaşanan kapanmalar, sanatçıların mali açıdan sorunlar yaşamasına sebebiyet vermiştir. Ülkemizde bu konuya ilişkin olarak salgınla mücadele döneminde sanatçılar için bir takım devlet destekleri sunulmuştur. Tiyatroculara sağlanan, Telif Fonu’ndan oynadıkları oyun ve getirdikleri projeler kapsamında ayrılan 50 milyon liralık bütçe bunlardan biridir.
Ülkemizde yakın zamanda sanatçıların vergi yüklerinin azaltılmasına yönelik yapılan çalışmada, sosyal platformlarda gelir elde edenler için uygulanan vergi istisnası 1 Ocak 2022 tarihinden itibaren sanatçılar için de uygulamaya alınmıştır. Buna göre sanatçıların, 2022 yılında, gelir vergisi tarifesinin dördüncü gelir diliminde yer alan tutar olan 880 bin lirayı aşmaması halinde “eser niteliğindeki çalışmalar” için elde ettikleri gelirlerinin gelir vergisinden müstesna olacağı ve vergi istisnasından yararlanabileceği açıklanmıştır. Söz konusu hususun sanatçıları vergi yükü bağlamında bir miktar rahatlatacağı ortadadır.
Tüm bunların yanı sıra 30.07.2021 tarih ve 31553 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4312 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla, 31 Temmuz 2021 tarihine kadar uygulanmak üzere KDV oranı indirilmiş olan konaklama hizmetleri ile diğer hizmetlerde indirimli oran uygulanmasının 30 Eylül 2021 tarihine kadar sürdürülmesi öngörülmüştür. Buna göre; 24.12.2007 tarih ve 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına 2812 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile eklenen geçici 6. maddesinde yer alan “Sinema, tiyatro, opera, operet, bale, müze giriş ücretleri,…” ibaresi ile KDV oranının 30 Eylül 2021 tarihine kadar %1 olarak uygulanmasına devam edileceği hükme bağlanmıştır. Yapılan bu indirim ile katma değer vergisi yönünden belirtilen alanlarda bilet fiyatlarında bir miktar düşüş ve böylelikle hatırı sayılır bir süre kapalı kalan sinema, tiyatro ve konser salonlarında yapılacak gösterimler ve konserler için hem sanatseverlere yönelik daha uygun fiyatlı biletlerin sağlanması hem de enflasyon ile mücadele konusunda kültür ve sanat alanında adım atılmasına ön ayak olunması sonucunun ortaya çıkacağı düşünülmektedir.
Bilindiği üzere sinema ve tiyatro salonlarında gişeden veya internet üzerinden satışı yapılan biletlerde, katma değer vergisi oranında yapılan indirimin sona ermesi ile birlikte yeniden %8 olarak uygulanmaktadır. Bununla birlikte kültür ve sanat hizmeti veren firmalar tarafından kültür merkezleri, salonlar vb. yerlerde gösterime sunulmak üzere, tüzel veya gerçek kişilerden tiyatro hizmeti alınması halinde, tiyatro hizmeti verenlerin düzenleyecekleri faturalarda uygulanacak katma değer vergisi oranının %18 olduğu 23.07.2012 tarihinde İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri KDV Grup Müdürlüğü tarafından verilen özelgede açıklanmıştır. Özelgede belirtilen husus bir örnek ile açıklanacak olursa, bir derneğin veya vakfın anlaştığı bir tiyatro organizasyon firmasının yapacağı tiyatro gösterisi için kiralanan kültür merkezi veya bir salonda yapılacak gösterimde, tiyatro hizmetini veren firmanın düzenlemesi gereken faturada hesaplayacağı katma değer vergisi oranı %18 olacaktır.
COVID-19 pandemisi, birçok alanda ekonomik açıdan sorunlara yol açmış olup insanların sosyal, kültürel ve sanatsal açıdan uzun bir süre mağduriyet yaşamasına ve bu ihtiyaçlarından geri kalmasına sebebiyet vermiştir. Sanatın ve kültürel etkinliklerin, toplumsal açıdan sahip olduğu önemin yanı sıra bireysel gelişime sağladığı katkıların bu denli fazla olduğu düşünüldüğünde, bu alanlar için yapılacak her çalışma ve destek önem arz etmektedir. Son dönemde enflasyonla mücadele için bazı ürünlerde katma değer vergisi oranlarında yapılan indirimin, sinema ve tiyatro oyunları için ve hatta diğer sanat dalları için de uygulanması ile bu indirimin kalıcı hale getirilmesinin, sanatın ve tiyatronun gelişmesi ve daha geniş kitlelere ulaşabilmesi açısından fayda sağlayacağı düşünülmektedir. Özellikle COVID-19 pandemi sürecinde mali açıdan sıkıntı yaşayan sanatçılar ve tiyatrolar için katma değer vergisi oranlarında yapılacak indirimlerin gerek sanatçıları gerekse de sanatseverleri sevindireceği ortadadır.