Taşıt Alımlarında ÖTV İstisnası: Engellilik Derecesi ve Mahiyetinin Değerlendirilmesi

Taşıt Alımlarında ÖTV İstisnası: Engellilik Derecesi ve Mahiyetinin Değerlendirilmesi

4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu (ÖTVK)’un birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde, taşıtların ilk iktisabında uygulanabilecek ÖTV istisnasının kanuni çerçevesi çizilmiştir. Söz konusu istisnadan yararlanılabilmesi için gerekli özel şart ve detaylara ise idare tarafından yayımlanan tebliğ ve sirkülerlerde yer verilmiştir.

Uygulama tarafına bakıldığında çoğu kez bazı yanlış bilgilerin doğru olarak algılandığı anlaşılmaktadır. Konunun oldukça detaylı olması sebebiyle mevzuatı bütüncül olarak ele alacağız. Ancak öz olarak ise araç alım istisnasına uygun bir engelliliğin ve engel derecesinin bulunup bulunmadığı hakkında merak edilen sorulara cevaplar bulmaya çalışacağız.

Düzenlemenin Yasal Çerçevesi

ÖTV Kanununa ekli bulunan (II) sayılı listede yer alan kayıt ve tescile tâbi mallardan; 7’nci maddenin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinin (a), (b) ve (c) alt bentlerinde sayılanların, beş yılda bir defaya mahsus olarak malul ve engelliler tarafından ilk (iktisabı) alımı ÖTV’den istisna edilmiş bulunmaktadır.

Madde metnindeki teknik detay ve geniş düzenlemelerin ötesinde, bireylerin sahip olduğu engellilik oranı ve mahiyeti, uygulamada söz konusu istisnadan yararlanılması konusunda doğrudan etkili bulunmaktadır.

Yasal metinden çıkarılacak en belirgin ayrım, engellilik raporunda yer alan engellilik derecesinin %90’ın altında olup olmaması hususudur. Çünkü engel derecesine göre, engelliliğin mahiyeti ve diğer özel şartlar devreye girmektedir.

Engellilik Derecesi %90 Veya Üzerinde Olanlar Açısından Uygulama

Bireylerin sahip olduğu engellilik raporunda belirtilen engel derecelerinin %90 veya üzerinde olması halinde; (2) numaralı bendin (a) ve (b) alt bentlerine göre işlem tesis edilebilmektedir.  İlgili bentlerde istisna kapsamına girecek araçlar ve bedellerine ilişkin detay bilgiler bulunmaktadır.

Sahip olunan raporda engellilik derecesi %90 veya üzerinde tayin olunmuşsa; (a) alt bendi kapsamında işlem tesis edilebilmesi için başkaca bir şart aranmayacaktır. Yani buradaki istisnadan yararlanmak için, taşıtın malul veya engelli tarafından bizzat kullanması ya da taşıtta özel tertibat bulunması şartları aranmayacaktır.

Diğer taraftan (b) alt bendinde yer verilen hükümlere baktığımızda ise (a) alt bendinden farklı olarak, engellilerin söz konusu taşıtları bizzat kullanamayacak durumda bulunması şartı aranmaktadır. Engellilik derecesi yine %90 veya üzerinde olmasına karşın, gerek iktisap edilecek araç türlerinde gerekse engellinin bizzat aracı kullanamayacak durumda olması bakımından farklılıklar bulunmaktadır.

Bu çerçevede, yetkili sağlık kurumlarından alınan sağlık kurulu raporlarında engellilik durumunun, bizzat taşıtı kullanamayacak, sürekli olarak tekerlekli sandalye veya sedye kullanımını gerektirecek nitelikte olduğunun tevsik edilmesi gerekmektedir. Yani (b) alt bendi kapsamında istisnadan yararlanabilmek için, ilk iktisap öncesi taşıtta tekerlekli sandalye veya sedye ile binilmesine ve seyahat edilmesine uygun tertibat yaptırılması zorunludur.

Engellilik Derecesi %90’ın Altında Olanlar Açısından Uygulama

Bireylerin sahip olduğu engellilik raporunda belirtilen engel derecelerinin %90’ın altında olması halinde; (2) numaralı bendin (c) alt bendine göre işlem tesis edilebilmektedir.  Uygulamada kafaları karıştıran ve en çok sorunun akıllara takıldığı düzenleme bu alt bentte yer almaktadır. Çoğu kez bireyler, yetkili kuruluşlardan edinilmiş bir sağlık raporuna sahip olmalarının, engellilik durumlarının mahiyetine bakılmaksızın istisnadan yararlanabileceklerini düşünmelerine neden olmaktadır.

İlgili düzenleme kapsamında istisnadan yararlanılabilmesi için bireylerin, iktisap edecekleri araçları bizzat kullanmaları gerekmektedir. Aynı zamanda bizzat kullanım için, sahip olunan engelliliğe uygun olarak, iktisap öncesinde araçlarda hareket ettirici özel tertibat yaptırılması da şarttır. Peki, pek çok kişiyi tereddütte düşüren hareket ettirici özel tertibat kavramı nedir?

ÖTV II Sayılı Liste Uygulama Genel Tebliğinde, debriyaj, fren ve gaz pedalları ile vites kolunun hareket ettirici özel tertibat olarak anlaşılması gerektiği belirtilmiştir. Yani istisnadan yararlanılabilmesi için ilk iktisap öncesi araçta, hareket ettirici aksamda sabitlenmiş bir şekilde özel tertibat yapılması gerekmektedir. Aynı zamanda yapılan özel tertibatın kişinin engelliliğiyle uyumlu olması da zorunludur.

Bu düzenlemede, engellilik derecesinden ziyade engelliliğin mahiyeti önemlidir. Söz konusu engellilik durumunun yaratmış olduğu etkiler sonucu, aracın hareket ettirici aksamında özel tertibat yaptırmadan kullanılamaması önem arz etmektedir. Örneğin, sağ veya sol el parmaklardan herhangi bir ya da birkaçının olmaması nedeniyle engellilik raporu bulunan kişinin, söz konusu engel nedeniyle vites kolunda tadilat yaptırmadan aracı kullanabilmesi durumunda manuel veya otomatik vitesli taşıt alımında istisna uygulanmayacaktır.

İstisna uygulanabilmesi için, engellilik durumunun sağlık kurulu raporu ile belgelendirilmesi gereklidir. Özellikle 20/2/2019 tarihinden itibaren düzenlenen engellilik sağlık kurulu raporlarında, “Sadece hareket ettirici aksamda özel tertibatlı taşıt kullanması gerekir” değerlendirmesi aranmaktadır. Raporda söz konusu değerlendirmenin yer almaması durumunda istisna kapsamında işlem yapılmayacaktır.

Diğer taraftan, 20/2/2019 tarihinden önce düzenlenen engelli sağlık kurulu raporlarında ise bireyin maluliyeti veya engelliliği ile sadece özel tertibat yaptırılan taşıtların kullanılması gerektiğine dair değerlendirme bulunması gerekmektedir. Mamafih, özel tertibat yaptırılması gerektiğine ilişkin değerlendirme bulunmamasına rağmen, rapor içeriğinden özel tertibat gerekliliği açıkça anlaşılabiliyorsa işlem yapılabilecektir.

Son olarak, bu kapsamdaki istisnadan yararlanacak engelli bireylerin ayrıca H sınıfı ya da engellilik durumuna uygun olarak taşıtta bulunması gereken özel tertibata ilişkin kod numaralarına (ibarelere) yer verilen sürücü belgesine sahip olması gerekmektedir. Sürücü belgesinde yer alacak kodların engellilik sağlık kurulu raporunda tespit edilen engellilik durumu ile uyumlu olması gerekmektedir.

Uygulamaya Yönelik Bazı Örnek ve Açıklamalar

Kanun’un 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinin (b) alt bendi kapsamında, Kanuna ekli (II) sayılı listede 87.03 tarife pozisyonunda yer alan bir aracı iktisap etmek isteyen bireyin öncelikle; engellilik durumunun bizzat taşıt kullanmaya elverişli olmadığı, sürekli olarak tekerlekli sandalye veya sedye kullanmasını gerektirdiğini gösteren sağlık kurulu raporuyla engellilik derecesinin %90 veya daha fazla olduğunu tevsik edecektir. Aynı zamanda taşıtta, tekerlekli sandalye veya sedye ile binilmesine ve seyahat edilmesine uygun tertibat yaptırması da gerekecektir. Bu şartlar dahilinde yer alan engelli birey, istisna uygulaması kapsamında araç edinebilecek, alacağı aracın teknik özelliklerine de kanuni düzenlemeler çerçevesinde karar verebilecektir.

Diğer taraftan Kanun’un 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinin (c) alt bendi kapsamında araç almak isteyen bir bireyin %40 derecesinde engellilik raporu bulunduğunu varsayalım. Bu taktirde bireyin yaşadığı engel durumunun, aracın kullanılabilmesi için hareket ettirici aksamda sabitlenmiş özel tertibat yapılmasını gerektirmesi şarttır. Örneğin, %40 derecesinde tespit olunan engelli sağlık raporunun, yalnızca iç hastalıklar, dermatolojik vb. nedenler ile düzenlenmiş bulunması, ilgili rahatsızlıkların araçta özel tertibat yaptırılmadan kullanılmasına mani olmaması sebebiyle istisna kapsamında değerlendirilemeyecektir. Nitekim bu duruma benzer bir olayda, Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından verilen, 26.09.2017 tarihli ve 350745 sayılı özelgede istisna hükümlerinden faydalanılamayacağı açık olarak belirtilmiştir. 

Diğer taraftan sağ/sol kol ya da sağ/sol ayağında bulunan ortopedik bir engel dolayısıyla vites kolu ve/veya gaz, fren, debriyaj pedallarında özel tertibat yapılması durumunda araç kullanabilecek durumda olan, % 40 derecesinde engelli raporuna sahip birey, aracı engelliğine uygun olarak hareket ettirici özel tertibat ile iktisap etmesi halinde söz konusu düzenleme kapsamında istisnadan yararlanabilecektir.

Sıklıkla sorgulanan konulardan bir diğeri de otomatik vitesli araçların istisna karşısındaki durumudur. Taşıtın otomatik vitesli olması, ayrıca bireyin engel durumuna uygun olarak hareket ettirici özel tertibat yaptırılması şartının aranmasına mani değildir. Örnek verecek olursak; bireyin sağ ayağında veya her iki ayağında/dizinde ayaklarını kullanmaya mani aynı oranda engellilik bulunması, fren ve gaz pedalında özel tertibat yapılmasını gerekli kılacağından söz konusu tadilatların yapılması halinde otomatik vitesli bir taşıt bakımından istisnadan faydalanabilecektir.

Ancak hemen belirtmek gerekir ki, bireyin engel durumu yalnızca manuel vites kolunda özel tertibat yapılması ile aracı kullanmaya elverişli ise yani fren ve gaz pedallarında ayrıca tadilata gerek bulunmadan aracı kullanabilecek durumda ise otomatik vitesli taşıtlar da özel tertibatlı taşıt olarak kabul edilebilecektir. Son olarak araçların direksiyonuna topuz takılması, silecek kolu, sinyal, cam silecek kumandası, dörtlü flaşör, ön-arka cam su fıskiyesi, korna ve kontak vb. aksamda yapılacak tadilatların taşıtı hareket ettirici aksamda özel tertibat kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.

Engelli raporu bulunan bireyler, yukarıda açıklamaya çalıştığımız engellilik durumuna ilişkin özel şartlara haiz olmaları halinde, sahip olunan raporun tarihi, süresi, raporda yer alan ibareler, GTİP tarife pozisyonundaki teknik detayları belli edilen araçların seçilmesi, seçilecek aracın bedeli gibi kanunda sınırlama bulunan ve şeklen yerine getirilmesi gerekli hususlara göre istisna kapsamında araç iktisap edebileceklerdir.